Nitelikli Başarı Ve Madde – Zekâ – Emek  

Kâinat yaratıldığında yeraltı ve yerüstü doğal kaynakları ile yaratıldı. İnsan bu kaynakları buldu faydalarını keşfetti ve onları çıkardı, yetiştirdi işledi. Günlük yaşamda ve geleceği ile ilgili yiyecek, içecek, giyinecek, yaşayacak şekilde kullanmaya ve istifade etmeye başladı.

İnsanlık daha sonra ihtiyaç dışı olan ürettiklerini ihtiyacı olanlara takas veya para karşılığı satmaya başladı…

İşte insan önce ihtiyacı gereği olan şeyleri aklının sayesinde keşfetti. Zekâsıyla ne yapacağını belirledi ve Emeğiyle de maddeyi işledi. Önce kendi ihtiyaçlarını giderdi sonra ihtiyaç fazlasını sattı ve değer, gelir elde etti. Demek ki sadece önümüze sunulan maddesel imkânları kullanıp alıp satıp çok fazla değer ve gelir elde edemiyoruz. Çünkü bu eylemi herkes yapabilir…

Fakat Zekâ ve Emekle birleştirilmiş bir metanın ortaya koyacağı değer ziyadesi ile değerlidir…
Eğer bir emtia, zekice fikirlerle ve planlarla zaman ve emek vererek işlenir ve sunulması gereken sahaya, mecraya, pazara sunulursa yüksek değer eder ve karşılığı yüksek olur…

Örneklemelerle anlatacak olursak bir mermeri ele alalım; mermer ocağına değeri ile ocaktan çıkarılıp işlendikten sonra fayda temin eden ve estetik bir yapıya kavuşturulduktan sonra (bir vazo veya abajur veya heykel) kazandığı değer bambaşka olacaktır. .

Unutmayalım ki kaşıkçı elması çöplükte bulunmuş bir cam parçası iken ustasının elinde nezaketle, hassasiyetle, azimle, titizliğin ve estetiğin harmanlandığı bir ruh, zekâ ve emekle sabrın temeli olan zamanı da işin içine katarak; değeri biçilemeyen kaşıkçı elması haline geliverdi. Bir kaşığa satın alınan (takasla) cam parçası değeri biçilemeyen bir kutsal değer halini almıştır. .

Zekânın ve Emeğin emtiayla birleşiminden yüksek vasıflı ve pahalı ürünler çıkar. Örnek gösterecek olursa İngiltere, Amerika, Japonya, Almanya gibi gelişmiş ülkeler hammadde olarak düşük değere sahip maddeleri demir, kum, plastik vs. zekâ ve emekle işleyip araba, bilgisayar makine, diyot, kablo vs. gibi mamullere çevirip tonu 200 ile 1.000 dolar arasında olan hammaddeleri tonu 5.000 – 10.000 dolarlık mamuller haline dönüştürüp karşılığını daha yüksek alıp refah seviyelerini yükseltebiliyorlar..

Bütün bunlar da yetmezmiş gibi birde nerdeyse emtia yok denecek kadar kullanarak Zekâ ve Emeği %99,5 kullanıp Software dediğimiz programlar yazıp satıyorlar. Evet 1 CD kadar emtia değeri olan bir programın 1 ünite kullanımının en küçük fiyatı 100 dolardan 100.000 dolara kadar satabiliyorlar..

Yine bir örnekle daha Zekâ ve Emeğin önemini destekleyip pekiştirecek olursak; Bir Tekstil ürünü ele alalım; bir gömlekle örnekleyelim. Maddi değeri seri üretimde 30 TL (kaliteli hammadde) sınaî maliyeti var. Eğer bu gömleğe insanın kreatif zekasını ve satış-pazarlama gücünü ve emeğini de katarak tüketicide kaliteli ürün, büyük marka ve şirket ve de elit kişilik algısı yaratacak bir konsept oluşturabildiyseniz gömleğin rafta ki değeri 200 TL ile 300 TL arasındadır. .

Günümüzde bu noktayı yakalamış yüzlerce Ulusal ve Global firma ve markalar mevcuttur. Bu kadar örneklemeden çıkaracağımız sonuç şudur ki; şayet başarılı olmaksa niyetiniz şayet yüksek kariyerse hedefiniz şayet yüksek kar ise hedefiniz şayet farklı olmaksa hedefiniz; .

O zaman Elinizdeki Soyut ve Somut varlıklarınızı Zekâ gücünüzle işinize yoğunlaşarak emeğinizi ve zamanınızı da iyi kullanarak yüksek değere satıp Kar ve Başarı elde edebilirsiniz…

HİÇBİR MAZERET BAŞARININ YERİNİ TUTMAZ.


Sami ÖZDAĞ
11 Mayıs 2010

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir